Doğrusu adını sorsanız dün nerenin ilçesi olduğunu bilmeyecek kadar ilgisizdim. İçinden, yanından geçtim mi hiç hatırlamıyorum. Oysa seyahat için dolaştığım yerleri de pek unutmam. Ama yaklaşık 18-20 saattir süren ilgi- alakam ve tesbitlerim neticesinde şehiri az- buçuk hatırlıyorum. Daha doğrusu hatırladığım İzmir Anayolu üzerindeki güzergahı. Şehir merkezine girmişliğim var mı yine bilemedim.
Dün akşam üstleri elime geçen ve bir torba içinde çıkan resim, harita, pafta, şekil, grafik ve o muhteşem 46 sayfalık kent tahlili sonrası, bugün size Germencik’i yıllarca içinde yaşarmış gibi anlatabilirim. O muhteşem torba içindeki malumatlar, 1980 dönemi Germencik’ini herşeyiyle anlatıp, ortaya koyuyor.
O yıllarda birileri Ankara’da Germencik’i masaya yatırmış besbelli. Paftalar, grafikler ve tahliller. Germencikliler ile yapılan söyleşiler.
Şehir de bulunan bakkal sayısından, postaneden atılan mektup sayısına kadar. Evlerde tüketilen elektrik miktarından, köy muhtarlarının araçlarına kadar.
Bu belgeler arayana çok şey söylüyor doğrusu. Arayana Germencik’i anlatıyor. Bu belglerin hatırına yeni bir yolculuk başlatıyorum kendime. Germencik biriktirmek. Kartpostallarını, resimlerini, yazılarını toplamak. Başladım bile. Resimde gördükleriniz 1970- 198o yılları arası Germencikli kadınları gösteriyor. Germencik Tren İstasyonundalar. Hoş değil mi? Elbette çok hoş ve çok manidar.
Germencik hakkında bir şeyler biriktirmek adına başladığım bu yolculuk ne zaman nerede biter, ya da ne zaman nerede ara verir bilinmez. Ya da hangi Germencikli, bu serüvene katılır bilinmez.