top of page

Ankara Sanayi ve Ticaret Rehberi


Hayatta olmadık yerde beklenmedik şekilde karşınıza bir kitap çıkıyor; şaşırıp kalıyorsunuz. Şaşkınlığınız ise bazen kitabın baskısının güzelliğine, bazen içeriğine, bazen de içindeki yazıların ilginçliğine olabiliyor. Bu tercihler sık sık değişebiliyor, ilk baskı mı diyorsunuz, imzalı mı, ithaflı mı diyorsunuz, cildi güzel mi diyorsunuz, bitmiyor.

Bu kitap ilginçtir ki, pek bilinmeyen bir türden. Sanki bir şeyler olmuş da saklanmış, gösterilmemiş gibi, dağıtılmamış gibi! Eksik olan bir şeyler var!

Bir gariplik var velhasıl.

Başlayalım; kitap 26,8 X 19,7 cm boyutlarında ve 10+218 sayfadır. Kapak karton olup iç sayfalar ise beyaz mat kağıttandır..

Dış kapak üst sağ tarafta büyük harfler ile “Kim ne imal ediyor, Neye ihtiyacınız var, Neyi arıyorsunuz?” yazısı bulunmakta, kapağın alt kısmı ise iki satır olmak üzere “ Ankara Sanayi ve Ticaret Rehberi” yazısını ihtiva etmektedir. Ayrıca kapak üzerinde Anıtkabir ve Atatürk resimleriyle birlikte çeşitli endüstri figürleri bulunmaktadır.

Kapak içinde tam boyut olarak bir çimento şirketi reklamı yer almıştır. Ne var ki bu reklamın altına sanki sonradan duyulan ihtiyaç üzerine sıkıştırılmış iki satırda çok şey öğrenmekteyiz.

Şöyle ki; kitabın tipo dizgi baskısının Çağ Matbaasında, ofset baskısının, Kılıç Offset’te, kapak ve iç sayfa düzeninin Öner Reklam’da, kitabın da 1979 tarihinde Ankara’da basıldığını bu iki satırda öğrenmekteyiz

Alışık olduğumuz ve bu bilgileri göreceğimizi umduğumuz/ beklediğimiz bir iç kapak düzenlenmesiyle karşılaşmadan, “Rehberimizi Sunarken” başlıklı bir sayfa ile karşılaşmaktayız.

Bu sayfadaki yazı çok net ifade ve nitelemeler taşımaktadır. İlk paragraf kitabın amacını özetler şekildedir: “ Başkentin sosyo-ekonomik yapısında çok önemli ve zaruri bir boşluğu- irtibatsızlığı doldurmak düşüncesiyle hazırladığımız “Ankara Ticaret ve Sanayi Rehberi” uzun bir araştırma ve ekip çalışmasının mahsulü olarak Sayın esnaf, tüccar ve sanayicilerle iş adamlarının hizmetine sunulmuş bulunmaktadır.”

Fakat bu amaçla yetinilmemiş olmalı ki, diğer amaçlar peş peşe gelen üç paragrafla sıralanarak dönemin siyasi çalkantılarına dem vurulmak istenmiştir

“ Kamulaştırmaya yönelen ağırlık karşında bu hizmet dizisinin ana gayesini kısaca özetlemek istiyoruz. Öncelikle belirtmek isteriz: Ferdin dilediği işi yapması, seçmesi ve rekabet piyasası oluşturması hürriyetçi demokrasinin vazgeçilmez unsurudur. Bunun ihdasında da Miletlerin kendi kendisini yönetme felsefesi ana ilkedir. İşte, bunun adına da Karma Ekonomi, yani devletle özel sektörün yan yana dayanışması ve piyasaları düzenlemesi diyoruz. Birbirini tamamlayan bu zinciri irtibatsız kılmak ancak  sosyalist sistemdeki idarelerde en bariz biçimde kendisini göstermekte ve ümidi, ümitsizliğe dönüştürmektedir. İdeolojik ve politik hiçbir amacı olmayan rehberimiz, sadece esnaf, tüccar ve sanayicilerin ürettiğini ve pazarlama ihtiyacı duyduğu her çeşit mal ve hizmetleri ihtiyaç sahiplerine duyurmak, tanıtmak için hazırlanmıştır. Bu sebeple de; “ kim ne imal ediyor, neyi arıyorsunuz, neye ihtiyacınız var?” sorularına karşılık bulmak düşüncesi rehberin fiziki yapısını teşkil etmektedir.”

Söz konusu rehberin bu sayfadaki son cümleleri , “karşılıksız” ücretsiz olarak ilgililere dağıtılacağını ve “iki yıl sonra daha geniş ve modern uygulama ile kendisini yenileyeceğini” belirten cümleler olup, bu ifadelerin altında da ” Ankara Sanayi ve ticaret Rehberi” başlığı kullanılarak, kitabı hazırlayan/ hazırlayanlar ya da hazırlatanlar adına başka bir ibareye yer verilmemiştir.

Devam eden 7 sayfa içinde ise geniş bir fihrist yer almaktadır. Bu sayfaların bitiminin ardından ise 28 ana meslek grubuna ayrılmış firmaların telefon, adres, üretim bilgilerini içeren rehber kısmı başlatılmıştır.

Meslek gruplarının tanıtımında alfabetik bir sıralamaya gidildiği, bunun gereği olarak ilk önce “ Akaryakıt” sektörünün, en son olarak da “ Yol-su sanayi” sektörüne  yer verildiği görülmektedir. Tahmin olunacağı gibi, meslek gruplarına ait rehber sayfalarında da firmalara ait reklam ve tanıtım yazılarına yer verilmiş bulunmaktadır. Bu amaçla çok sayıda reklam ve tanıtım yazısının kullanıldığı görülmektedir.

Kitabın son bölümü ise, son 12 sayfa içinde yer almış olan “ Lüzumlu Telefonlar” sütunudur. Bu bölümde de kitabın tanıtım sayfasında ifade olunan “ amaçlar” dâhilinde bir tercih yapıldığı çok net bir şekilde hissedilmektedir. Örneğin” savcılık- emniyet ve karakollar” başlığında (Ankara’ya ait) yaklaşık 2 sayfalık, “ bankalar” başlığında 4 sayfalık, “resmi daireler” için 3 sayfalık “ lüzumlu telefon” tespit edilmiş iken, Ankara’da bulunan Üniversitelere ait tek bir satır “lüzumlu telefon” bulunamamış olması ilgi çekicidir.

Kitabın( rehberin) sonuna kadar gelmiş ve bu ana kadar ulaşamadığımız “ hazırlayan” “ hazırlatan” bilgisi eksikliğimiz karşısında, arka dış kapak üzerindeki tam sayfa yer alan “ Özel sektörün gözü, kulağı, sesi: Ankara Ticaret Gazetesi” reklamı bir cevap mıdır bilinmez. Muhtemel olmakla birlikte, net bir şey söyleyememiş olmamız, kitabın en büyük eksiklerinden birini oluşturmaktadır.

Rehberin, en son 1979 yılı bilgilerini ihtiva ediyor olması sebebiyle, araştırmacılar için büyük bir önem taşıdığına inanmaktayız.

Çok değil 35 yıl önceki bir kitabın ve bu kitap içindeki ofset baskının belki de ilk örneklerini teşkil eden reklam sayfalarının, bugüne bir nostalji ortamı yaratıyor olması, müthiş!

Comments


bottom of page