top of page

Ankara Anıt ve Heykelleri Önünde


Hatırlayacaksınız, tarafımızdan dile getirilmiş ancak gerçekleştirilmemiş bir projemiz vardı. Ankara Şehir Anıt ve Heykelleri önünde çekilmiş fotoğraflardan oluşan bir fotoğraf sergisi yapmayı arzulamıştık. Yıllar öncesinden çekilmiş ve albümlerde yer almış fotoğraflar olacaktı bunlar. Eski, sararmış, kenarları kıvrılmış fotoğraflar.

Ne var ki ne biz bu projemize sadık kalabildik, ne de fotoğraflarını beklediğimiz Ankaralılar.

Ümitliyiz; Bir gün bu sergi yer alacak muhakkak Ankara’da. Kasketli insanların dolaştığı günlerdeki fotoğraflar, İnzibatların omuzlarına el koyduğu fotoğraflar, genç kızların birbirlerine sokulup artlarındaki heykelleri sakladığı fotoğraflar. Kocaman güneş gözlüklerini, küçücük yüzlerine siper etmiş çocukların sevgilileri olan heykelli fotoğraflar. Ellerindeki alışveri sepetlerini bir köşeye bırakamamış, fotoğrafın bir malzemesi yapmış kadın fotoğrafları.

Hepsinin arkasında bir anıt veya heykel yer alacak. Hiç biri o anıtın arkasında olamayacaklar. En fazla yan yana durabilecekler belki. Ama olsun, hayatımızın bir dönem vazgeçilmezleri olmuş anıt ve heykellerimizin bugün anılmaları için bu bile yeterli.

Artık kimse fotoğraf çektirirken anıt , heykel aramaz oldu. Artık ancak ziyarete gidilen kentlerin anıtları ve heykelleri çekilir oldu. Besbelli ki, Ankara şimdilerde pek ziyaretçi ağırlamıyor. Ya da başka bir şey!

Kendimize sormalıyız bu soruyu! En son nerede?

Projenin hayat bulması adına ufak tefek çalışmalarımız devam ediyor aslında. Bir şeyler toplamak, biriktirmek sevdamızın beraberinde.

Yılı belli değil,belki 1970’ler.

Gençlik Parkı. Zamanın 17-18 yaş aralığındaki dört arkadaşın birlikte geçirdiği günün ardından çekilen bir resim. Bellli ki bir diğer arkadaşları da fotoğraf makinasının ardında. Kim bilir bunu takip eden bir başka karede o da vardı. Kimbilir belki arkadaki Gençlik Parkı’nın bu geç kız heykeli çok daha belirgindi. Kimbilir daha nice ayrıntılar vardı içinde.

Ankara’nın batmaya meyilli güneşi nasıl can yakmış görüyorsunuz. Muhtemeldir ki, bu gençler bir pazar gezmesindeler, en iyi işaret arkada yürüyen askerlerin varlığıdır. Tatil günü. Belki bir Bayram gününün akşam üzeri. Aylardan Temmuz, belki Ağustos. Bembeyaz ve tertemiz kıyafetler bu gençlerin  yutta kalan öğrenciler olmadığına da işaret sanki. Bir mahallenin delikanlıları bunlar. Yürüyerek, yol tutarak geldiler; zevkine.

Belki biraz çapkınlık yapmak da vardı serde, lakin yine yalnız kalmanın hüznü var üstlerinde. Ankara’da beraber gezen dört arkadaşa gönüldaşlık yapacak 4 kız aynı anda nerde?

Her fotoğrafın bir yaşanmış hikayesi, bir de okunmuş hikayesi vardır. Bizim ki elbette, bir efemera okumaktan öteye gidemezdi. Asıl hikaye sahipleri ise şimdi kimbilir nerde!

bottom of page