Alıştım artık Günü Birlik Sergilere. Neredeyse günü-birlik seyahat tadında. Ardında kalan; bir günde yaşanabilecek çeşitli hazların alınması, toplanması ancak bir o kadar da yorgunluk ve bıkkınlık.
Yine Günü Birlik Sergi hazırlığındayım. Öğretmenler Günü için 24 Kasım 2010 tarihinde Gölbaşında olacağım. Köy Enstitüleri Kitap ve Efemera Sergimi açacağım günü birlik. Sabah sereceğim, muhtemelen öğleden sonra toplayacağım.
Koleksiyoncu Dernekleri beni aforoz edecekler diye korkuyorum. Günü- Birlik Sergi mi olur diyecekler. Bu kaçıncı diyecekler. Sen bizi iyice küçük düşürdün, ayaklar altına aldın diyecekler. Varsın olsun!
24 Kasım Öğretmenler Günü’nün benim için de çok büyük bir önemi ve anısı var. Sırası gelince yazılır elbet. Ama şimdi sırada, sergi var.
Bu sergimin bazı özellikleri de var aslında. İlk kez şahsi bir talep üzerine bir sergi açıvereceğim. İlk kez sergimin özel bir konuğu olacak. İlk kez ilk okul öğrencileri gezecek sergimi. İlk kez bu kadar çok öğretmeni yıllar sonra yeniden göreceğim.
İlkleri çok bir sergi bu. Bazıları için bu ilkler bir şey ifade etmez belki. Ama detayları bilen biri olarak, bu ilkler çok şeydir.
Yaklaşık 400 kitabın ve bir o kadar efemeranın yani yaklaşık 50 Bin sayfanın yolculuğu başlıyor bir günlüğüne.
Başlayan bu değil yalnızca, 2010 yılında tek başıma düzenlediğim 16’ıncı serginin yolculuğu bu. Bir yılda 16 sergi. Üç ayrı temada toplam 16 sergi. Acaba duyan var mı?
Duyan var mı?
Tüm Öğretmenlerin 24 Kasım’larını kutluyorum. Onların sevinçlerine bu sergimle ortak oluyorum.Nice mutlu ve esenlikli öğretim-eğitim yılları. Nice başarılı ve sağlıklı öğrenciler.
Comments