Şu ” gücücük” Şubat yok mu, iki cemreyi barındırır içinde. Bakınca öyle kocamandır yani. Cemre’den yer almak kolay mı sanırsınız? Ya da Cemre olmak!
Bahara can vermek. Bahara yol olmak. Bahara can olmak. Kolay mı sanırsınız?
Şubat olmak kolay mı? Önce havaya, sonra suya can olmak!
**
Her zamanki gibi, İkinci Cemre zamanında işe koyuluyorum. Dünden bir çay bardağı içinde suyun içine atıp, suyu iyice emdirdiğim tohumları bugün toprağa düşürdüm. Arpa , çavdar ve buğday daneleri toprağa düştü saksılar içinde. Üzerleri de iyice örtüldüler.
Üçüncü Cemre vaktine kadar hiç boy vermeyecekler. Ancak her gün yine de sulanacaklar. Suya doyurulacaklar. Gözleyeceğiz birlikte, çimlenip, uç vermelerini. Topraktan baş vermelerini. Göğermelerini.
Hayatın yeniden başlaması gibi semeni göğertmek. Yıllardır kupkuru poşetleri içinde sesisz kalan danelerin suyu ve toprağı görmesiyle, canlanıp, yeşillenvermesi.
**
Yeni bir mevsim başlıyor şimdi. Yepyeni bir mevsim. Semeni Zamanı.
Comments